Yemek Sırları
Paylaşım:
Yemek Sırları
Bu Kitabı Satın Alın

Kitap Künyesi:

Barkod: 9786050911602

Sayfa Sayısı: 532

Ebat: 14 x 23 cm

Yayın Tarihi: Kasım 2012

Kategori: Yemek

Kitap Hakkında:

Ünlülerin yemek sırları bu kitapta… Türkiye’nin en ünlü gurme yazarı Mehmet Yaşin, yeni kitabı Yemek Sırları’nda Hürriyet gazetesinde ünlülerle yaptığı röportajlara yer veriyor. Yaşin, ünlülere yemek alışkanlıklarını, en çok sevdikleri yemekleri, en beğendikleri mekânları soruyor ve onların hiç bilinmeyen yönlerini okurlarla paylaşıyor. Gazete sayfalarına sığmayan yemek sırları bu kitapta kendine yer buluyor. Yazıları, TV programları ve kitaplarıyla ülkemizde yemek kültürünün gelişimine katkıda bulunan Mehmet Yaşin’in Yemek Sırları’nda iş, sanat, basın dünyasından tanınmış isimler yer alıyor. Ali Poyrazoğlu’nun usta bir aşçı olduğunu, Betül Mardin’in yemek tutkunu ailesini, Doğan Hızlan’dan İstanbul’un ilk lokantalarını, Elif Şafak’ın yazarken ilham aldığı yemek kültürünü, Erdil Yaşaroğlu’nun anlatımıyla bir karikatüristin nasıl beslendiğini, Hülya Avşar’ın mutfak maceralarını, Leman Sam’ın organik besin tutkusunu, Mehmet Gürs’ün aşçılık serüvenini, Mesut Yar’ın zayıflama yöntemlerini, Metin Akpınar’ın buğulama tarifini, Müjdat Gezen’in kendisiyle birlikte sofraya oturan dört köpeğini, Nazlı Ilıcak’ın cezaevindeyken şap konulduğu için hiç ekmek yememesini, Selim İleri’nin edebiyat dünyasından meyhane arkadaşlarını, Seyfi Dursunoğlu’nun hijyen merakını, Tuncel Kurtiz’in dil bilmediği için İtalya’da nasıl dilsiz rolü oynadığını, Zülfü Livaneli’nin Yaşar Kemal’le her buluşmasında Çin yemeği yemesinin hikâyesini ve daha birçok ünlünün yemek maceralarını büyük bir keyifle okuyacaksınız. Kitapta okurları bekleyen bir başka sürpriz ise bu ünlü isimlerin verdiği yemek tarifleri. Deneyin, pişman olmayacaksınız. Kitaptan CEM YILMAZ Karikatürcüler bildiğim kadarıyla düzgün beslenmez, Leman döneminde siz nasıl besleniyordunuz? Orada beslenme genelde manevi oluyordu. Benim çalıştığım dönemde dergi Beyoğlu’na taşınmıştı, Allahtan birazcık olsun çeşitlilik vardı. Amma velakin saatlerimiz yemek saatiyle uygun düşmüyordu. Doktorlar “Akşam dokuzdan sonra bir şey yemeyin, tehlikelidir” derler ya, bizim dokuzdan sonra yemek yemememiz halinde ölmemiz söz konusu oldu. Genelde dışarıdan siparişler veriyorduk. Karikatür maceram, çömezlikten kalfalığa geçerken sonlandığı için, dergide ziyafetler olduysa da benim haberim olmadı. Bazen 48 saat bir şey yenmediğini, ardından kişi başına düşen 15-20 lahmacunun bitirildiğini hatırlıyorum. Sabahları pudraşekerli Kürt böreği vardı, gece geç saatte bumbar yerdik. Bize pahalı gelmesine rağmen bazen Hacı Abdullah günlerimiz de oluyordu. Maaşın alındığı zamanlardı bunlar ve ayın 5-6’sına kadar Hacı Abdullah’tan yiyebiliyorduk. Para bittikten sonra, kedi etinden lahmacuna doğru gidiyorduk. İyi yemek pişiren insanlardan etkilenir misiniz? Elbette... Eloğlunun barbekü, bizim mangal dediğimiz olayda, mangalın başında duran adama hem hayranlığım hem de kızgınlığım vardır. Çünkü bize pişirir yedirir ama finalde en çok ve etin en güzelini o yer. Bu detay beni çok düşündürüyor. Arkadaşlarla yakın zamanda barbekü muhabbeti oldu, “En iyisi, kömürlü mü, tüplü mü?” tartışması çıktı. Bazı arkadaşlar, “Izgarada kömür kokusu olmazsa olur mu, ama zahmeti var” dediler. Tüpçüler işi sağlık yanından aldılar. Bir ara tüpçüler ile kömürcüler kavga etti. Üzülerek gördüm ki ben tüpçü sınıfına giriyorum, kolaycılardanım yani. Tok olsanız da hayır demeyeceğiniz yiyecek var mı? Bizim gibi çabuk kilo alabilen insanların bir bahanesi vardır, “Arada bir şey atacaksın ki metabolizma hızlansın.” Sağlıklı beslenme gayreti içerisindeyken bu çılgınlıkları yapmıyorum. Ne yazık ki rejim yaparken hamur işinden ya da en basit haliyle ekmekten kaçma meselesi oluyor. Ne kadar doğru bilmiyorum ama daha biz ekmeksiz doyma meselesini atlatamadık. Tok olsam da bir dilim baklava götürürüm.

Kitap Hakkında:

Ünlülerin yemek sırları bu kitapta… Türkiye’nin en ünlü gurme yazarı Mehmet Yaşin, yeni kitabı Yemek Sırları’nda Hürriyet gazetesinde ünlülerle yaptığı röportajlara yer veriyor. Yaşin, ünlülere yemek alışkanlıklarını, en çok sevdikleri yemekleri, en beğendikleri mekânları soruyor ve onların hiç bilinmeyen yönlerini okurlarla paylaşıyor. Gazete sayfalarına sığmayan yemek sırları bu kitapta kendine yer buluyor. Yazıları, TV programları ve kitaplarıyla ülkemizde yemek kültürünün gelişimine katkıda bulunan Mehmet Yaşin’in Yemek Sırları’nda iş, sanat, basın dünyasından tanınmış isimler yer alıyor. Ali Poyrazoğlu’nun usta bir aşçı olduğunu, Betül Mardin’in yemek tutkunu ailesini, Doğan Hızlan’dan İstanbul’un ilk lokantalarını, Elif Şafak’ın yazarken ilham aldığı yemek kültürünü, Erdil Yaşaroğlu’nun anlatımıyla bir karikatüristin nasıl beslendiğini, Hülya Avşar’ın mutfak maceralarını, Leman Sam’ın organik besin tutkusunu, Mehmet Gürs’ün aşçılık serüvenini, Mesut Yar’ın zayıflama yöntemlerini, Metin Akpınar’ın buğulama tarifini, Müjdat Gezen’in kendisiyle birlikte sofraya oturan dört köpeğini, Nazlı Ilıcak’ın cezaevindeyken şap konulduğu için hiç ekmek yememesini, Selim İleri’nin edebiyat dünyasından meyhane arkadaşlarını, Seyfi Dursunoğlu’nun hijyen merakını, Tuncel Kurtiz’in dil bilmediği için İtalya’da nasıl dilsiz rolü oynadığını, Zülfü Livaneli’nin Yaşar Kemal’le her buluşmasında Çin yemeği yemesinin hikâyesini ve daha birçok ünlünün yemek maceralarını büyük bir keyifle okuyacaksınız. Kitapta okurları bekleyen bir başka sürpriz ise bu ünlü isimlerin verdiği yemek tarifleri. Deneyin, pişman olmayacaksınız. Kitaptan CEM YILMAZ Karikatürcüler bildiğim kadarıyla düzgün beslenmez, Leman döneminde siz nasıl besleniyordunuz? Orada beslenme genelde manevi oluyordu. Benim çalıştığım dönemde dergi Beyoğlu’na taşınmıştı, Allahtan birazcık olsun çeşitlilik vardı. Amma velakin saatlerimiz yemek saatiyle uygun düşmüyordu. Doktorlar “Akşam dokuzdan sonra bir şey yemeyin, tehlikelidir” derler ya, bizim dokuzdan sonra yemek yemememiz halinde ölmemiz söz konusu oldu. Genelde dışarıdan siparişler veriyorduk. Karikatür maceram, çömezlikten kalfalığa geçerken sonlandığı için, dergide ziyafetler olduysa da benim haberim olmadı. Bazen 48 saat bir şey yenmediğini, ardından kişi başına düşen 15-20 lahmacunun bitirildiğini hatırlıyorum. Sabahları pudraşekerli Kürt böreği vardı, gece geç saatte bumbar yerdik. Bize pahalı gelmesine rağmen bazen Hacı Abdullah günlerimiz de oluyordu. Maaşın alındığı zamanlardı bunlar ve ayın 5-6’sına kadar Hacı Abdullah’tan yiyebiliyorduk. Para bittikten sonra, kedi etinden lahmacuna doğru gidiyorduk. İyi yemek pişiren insanlardan etkilenir misiniz? Elbette... Eloğlunun barbekü, bizim mangal dediğimiz olayda, mangalın başında duran adama hem hayranlığım hem de kızgınlığım vardır. Çünkü bize pişirir yedirir ama finalde en çok ve etin en güzelini o yer. Bu detay beni çok düşündürüyor. Arkadaşlarla yakın zamanda barbekü muhabbeti oldu, “En iyisi, kömürlü mü, tüplü mü?” tartışması çıktı. Bazı arkadaşlar, “Izgarada kömür kokusu olmazsa olur mu, ama zahmeti var” dediler. Tüpçüler işi sağlık yanından aldılar. Bir ara tüpçüler ile kömürcüler kavga etti. Üzülerek gördüm ki ben tüpçü sınıfına giriyorum, kolaycılardanım yani. Tok olsanız da hayır demeyeceğiniz yiyecek var mı? Bizim gibi çabuk kilo alabilen insanların bir bahanesi vardır, “Arada bir şey atacaksın ki metabolizma hızlansın.” Sağlıklı beslenme gayreti içerisindeyken bu çılgınlıkları yapmıyorum. Ne yazık ki rejim yaparken hamur işinden ya da en basit haliyle ekmekten kaçma meselesi oluyor. Ne kadar doğru bilmiyorum ama daha biz ekmeksiz doyma meselesini atlatamadık. Tok olsam da bir dilim baklava götürürüm.

Yazar Hakkında:

1950 yılında Ankara’da doğdu, sosyoloji okudu. 1970’li yıllarda gazeteciliğe başladı. Çeşitli gazetelerde muhabir, editör, yazı işleri müdürü ve yayın müdürü olarak çalıştı. "Atlas" dergisini çıkardı. Daha sonra Hürriyet Dergi Grubu’nun genel müdürlüğünü yaptı. Bazı televizyon kanallarına belgesel h... Yazarın Sayfası Yazarın Sayfası

Doğan Kitap Tarafından Yayımlanan Diğer Eserleri:

  • Doğan Holding
  • Doğan Kitap
Doğan Yayınları Copyright © 2022 | Tasarım ve Uygulama: Carbon Interaktif