Kitap Hakkında:
Osmanlı Sultanı’nı doyurmakla görevli dört başaşçı vardı. Dördü de farklı dinlere ve farklı tanrılara inanıyordu. Sarayın duvarları tanık oldu onların hikâyesine. Mutfakta canlandı âdeta, tadılmamış sebzeler, çeşit çeşit meyveler, egzotik yiyecekler… Hatta bir patates vardı ki, sarayın mutfağının altını üstüne getirdi.
Sultan, en leziz yemeği yapana iki bin altın vereceğini ilan edince tüm sarayı heyecan kapladı. “Barış içinde rekabet” havası hâkim oldu ortama. Amma velakin, esrarengiz bir ölüm her şeyi alt üst edecekti.
Bir yangının Osmanlı saray mutfağını dev bir ejderha gibi yalayıp yuttuğu, dünya yemek tarihi açısından pek çok iyi ve kötü sürprize tanık olan 1574 yılında geçiyor Sultan’ın Mutfağı. Sıradışı kahramanların ilmek ilmek ördüğü, eğlenceli, öğretici, sürükleyici ve iştah açıcı bir roman bu.