Kitap Hakkında:
Türk Basınında Süren Büyük Tartışma: Torosyan’ın “Hatırat”ı Gerçek mi, Kurmaca mı?
Türkiye kamuoyu 2010 yılında, I. Dünya Savaşı sırasında Osmanlı ordusunda subay olan Ermeni bir yüzbaşının, 1947’de yayımlanan “hatırat”ından haberdar oldu. I. Dünya Savaşı’nda Çanakkale’de büyük kahramanlıklar gösterdiği anlaşılan Yüzbaşı Torosyan’ın varlığı bu kadar yıl boyunca nasıl gizli kalmıştı?
Sarkis Torosyan anılarında anlattığı üzere Everek doğumlu bir Ermeni’ydi. Edirne’de askeri idadiye, sonra Erkân-ı Harbiye Mektebi’ne girmiş, Osmanlı ordusunda subay olmuştu. Önce Çanakkale, sonra Filistin’de savaşmış; savaşın sona erdiği 1918 yılında taraf değiştirip Araplarla birlikte Türklere karşı mücadele etmişti. Adana civarındaki çetecilik günlerinden sonra Ermeni davasının kaybedildiğini görüp 1920’de ABD’ye göç etmişti.
Torosyan’ın hatıratının 2012 Ağustos’unda Türkçeye çevrilip yayımlanmasının ardından bugün hâlâ basında sürmekte olan bir tartışma başladı. Torosyan’ın savaşa dair anılarıyla, verdiği bilgilerin, bilinen tarihsel gerçeklerle uyuşmadığı görüldü. Hakan Erdem de bunun üzerine “anı-roman” niteliği gösteren bu metni hangi niteliğini öne çıkararak okumak gerektiğini sorguladı. Torosyan’ın metninde tarih bilgisiyle sınanabilen somut verileri inceledi ve metnin sürekli sorun ürettiği sonucuna ulaştı.
Tarih-Lenk kitabının da yazarı ünlü tarihçi ve akademisyen Hakan Erdem bu anıların niteliğini sorgulamanın yanı sıra, gerçekte Sarkis Torosyan’ın kim olduğunu araştırıp çok ilginç bilgilere ulaştı. Sonuç olarak ortaya heyecanla okunan, değerli bir araştırma çıktı.
Kitaptan
Müttefiklerin Kara Harekâtından Habersiz Harbiye Nazırı
Torosyan’ın, yanında Liman von Sanders ve Colmar von der Goltz gibi iki Alman mareşali olduğu halde, İstanbul’da Harbiye Nezareti’nde Enver Paşa ile olan görüşmesini anlattığı sahne baştan aşağı kurgusaldır. Çanakkale’de gemi üzerine gemi batırırken Arzın Merkezi’ne seyahat ederek lavların nasıl aktığını kendi gözleriyle görme ve her şeyi ilk kaynağından öğrenme dürtüsü Torosyan’a bu cüretli pasajı yazdırmıştır. Torosyan bu görüşmenin 18 Mayıs günü geçtiğini ileri sürüyor. O gün kurmacada bile olmayacak işler oluyor. Enver Paşa’nın davetlisi olan Yüzbaşı’yı önce Harbiye Nezareti’nin bodrumundaki mahkûmlar birliğinin yanına kapatıyorlar ki Anadolu’da Ermenilere neler yapılmasının planlandığına kendi gözleriyle tanıklık etsin. Tuhaftır, öğreneceğini öğrendikten sonra ise hiçbir şey yapmıyor.