Adnan Benk’le bir dönem birlikte çalışan Tahsin Yücel, hem kitap hem de Adnan Benk için, "Eleştiri Yazıları/I"in "Önsöz"ünde şunları söylüyor: "Kitapların serüveni de yaratıcılarının serüveni kadar ilginç olabilir, ölümünden sonra doğan kitapların serüveni daha da ilginçtir. Birer bitmemiş yapıt olmalarına karşın, 'Dava'nın, 'Şato'nun, 'Amerika'nın kısa sürede XX. yüzyıl yazınının en büyük yapıtları arasında yer alışını düşünün. Saussure’ün 'Genel Dilbilim Dersleri’ni düşünün: Cenevre Üniversitesi’nde verdiği derslerde öğrencilerinin tuttuğu notlar karşılaştırılıp düzenlenerek oluşturulur, müsveddeye eli bile değmemiştir, ama, yaşadığı dönemde pek de ünlü olmayan bu çok ünlü dilbilimcinin ölümünden üç yıl sonra, 1916’da yayımlanışından bugüne etkisi her geçen gün biraz daha artar, yalnız dilbilimin değil, tüm insan bilimlerinin temel yapıtlarından biri durumuna gelir. (......) Ne var ki, değerleri ne olursa olsun yaratıcı insanın kişiliği yapıtlarına indirgenemez hiçbir zaman, çok daha fazlasıdır. Bu gözlem unutulmaz hocam ve dostum Adnan Benk için daha bir geçerlidir. Sevecenliği, nükteleri ve benzerlerine az rastlanır bilgi birikimiyle, Adnan Benk’in başyapıtı Adnan Benk’in kendisidir."