Kitap Hakkında:
Arjantin’de, Buenos Aires’te başlıyor bu öykü. Yıllardan 1930. Kahramanımız zengin bir çiftlik sahibi: Ricardo Vacarezza. Evlenmek üzere olan bir genç adam. Ama nişanlısı düşlerindeki kadın değil. Düşlerinde onu yaşadığı hayattan başka bir yere doğru sürükleyecek bir kadına rastlıyor hep. Kâbuslar sarıyor gecelerini. Kâbusların arasından da bir kadın sıyrılıyor. Ardından da bir arayış başlıyor.
Arjantin’den Yunanistan’a, adalara doğru bir yolculuk... Yolculuk yalnızca ülkeler arasında değil, zamanın ötesinde de... 3 000 yıl öncesine doğru bir yolculuk bu.
Gilbert Sinoué’nin tadı damağınızda kalacak olan romanı "Sen Bana Mevsimlerden Söz Et", "sonsuz hayat"ın varlığını sorguluyor. "Yeniden dünyaya gelmek mümkün mü acaba?" diye soruyor. Bu arada psikanalizin otuzlu yıllardaki sarsak adımlarını da sessizce takip ediyor. Peki bu dünyada mevsimleri, yılları, yüzyılları aşan aşklar var mı? Kitap, işte böyle büyük, böyle kalıcı, böyle güçlü bir aşktan, bir tutkudan söz ediyor. Kısaca, romanı okuyacak olanları bilgece bir macera ve sonsuz bir aşk bekliyor.