Kış Uykusu
Paylaşım:
Kış Uykusu
Bu Kitabı Satın Alın

Kitap Künyesi:

Barkod: 9786256570191

Sayfa Sayısı: 512

Ebat: 21 x 28 cm

Yayın Tarihi: Kasım 2023

Kategori: Diğer Kitaplar

Ön Okuma

Kitap Hakkında:

Elinizdeki kitapta Nuri Bilge Ceylan’ın Kış Uykusu filmiyle ilgili pek çok şeyi bir araya getirmeye çalıştık. Sinopsis ve senaryodan yurtiçinde ve dışında film üzerine yazılmış yazılara; yönetmen, oyuncular ve bazı ekip üyeleriyle yapılmış söyleşilerden filmin oluşum sürecinde yönetmenin tuttuğu yapım güncesine kadar pek çok şey... Ve ilk defa gün yüzüne çıkan çok sayıda fotoğraf... Kitapta yer alan senaryo, kurguda atılmış sahneleri de içeren, senaryonun çekim öncesi orijinal ilk hali. Ceylan’ın önceki filmlerinde de yaptığımız gibi yine hiçbir şeyine dokunmadan yayımlıyoruz... Altın Palmiyeli bir Türk filminin nasıl süreçlerden geçerek ortaya çıktığı anlaşılabilsin ve hakkındaki her şey derli toplu bir yerlerde durabilsin diye...

“Kış Uykusu’nu izledikten sonra insan, filmin 196 dakikalık süresi içinde hayatının belli belirsiz bir değişim geçirdiği hissine kapılıyor. Ancak bu değişimin ne olduğunu ve nedenini kestirmek kolay olmuyor. Ya da belki hepimiz salondan çıkarken gerçekleşen değişimin ne olduğunu aslında biliyoruz ama tıpkı Kapadokya’daki ıssız otelin sakinleri gibi küçük dünyalarımızda bir böcek gibi yaşadığımızı kabul etmekten korktuğumuz için kendimize bile itiraf etmekten çekiniyoruz... Kış Uykusu’nu bir başyapıt, karanlık ve dumanlı bir destan kılan şey, uçsuz bucaksız derinliği ve insan olma halinin türlü inceliklerini, tüm dikenleri ve renkleriyle çekinmeden anlatıyor oluşudur...” Karolina Ginalska, El Espectador Imaginario

“Nuri Bilge Ceylan’ın Kış Uykusu’nu seyrederken, kendi kendime niçin dedim. Niçin her bir anın hakkını veren bu filmin, onca övgü ve yüceltmenin yanında ‘çok uzun’ diye muzipçe dedikodusu yapıldı? Neydi uzun olan; diyaloglar mı, sahneler mi, hiç kesintiye uğramayan asap bozucu tutarlılığı mı? Sanıyorum seyircinin katlandığı dürüstlüktü uzun olan. Nuri Bilge Ceylan’ın ve muazzam bir senarist olan Ebru Ceylan’ın teklif ettiği hikâye, kolay kolay kimsenin teslim alamayacağı itiraftı. Düşünce üstüne düşünmenin –hele bu topraklarda– ne kadar güç olduğunu hatırlatmaktı. Acı bir dille içten içe eğlendiren tuhaf bir açık sözlülüktü perdeye yansıyan...”  Sema Kaygusuz, T24

“Bu müthiş film, üzerimde hayatım boyunca çıkmayacak bir iz bıraktı, ruhumda tuhaf bir tedirginlik, korku ve melankoli uyandırdı. Hayatları yitip gitmiş bu karakterlerle uzaktan bile olsa bir tür bağımızın olabileceği düşüncesinin yol açtığı sinsi bir kaygı. Ve günün birinde onlara çok daha fazla benzeyeceğimizi biliyor olmanın sonsuz hüznü...”  Pierre Murat, Télérama
 

“Bir gün şehre farklı bir film çıkagelir. Yüzeyinde basit, neredeyse alçakgönüllü bir görünüm takınıp hikâyesini ve evrenindeki karakterleri parça parça inşa eder. İzlerken ritmiyle büyülenirsiniz. Film de size çaktırmadan burnunuzun ucuna kadar sokulur, en beklemediğiniz anda da gırtlağınıza yapışır. Kış Uykusu benim için böyle bir filmdi. Beni mahvetti...” Nandia Foteini Vlachou, I know where I’m going

Kitap Hakkında:

Elinizdeki kitapta Nuri Bilge Ceylan’ın Kış Uykusu filmiyle ilgili pek çok şeyi bir araya getirmeye çalıştık. Sinopsis ve senaryodan yurtiçinde ve dışında film üzerine yazılmış yazılara; yönetmen, oyuncular ve bazı ekip üyeleriyle yapılmış söyleşilerden filmin oluşum sürecinde yönetmenin tuttuğu yapım güncesine kadar pek çok şey... Ve ilk defa gün yüzüne çıkan çok sayıda fotoğraf... Kitapta yer alan senaryo, kurguda atılmış sahneleri de içeren, senaryonun çekim öncesi orijinal ilk hali. Ceylan’ın önceki filmlerinde de yaptığımız gibi yine hiçbir şeyine dokunmadan yayımlıyoruz... Altın Palmiyeli bir Türk filminin nasıl süreçlerden geçerek ortaya çıktığı anlaşılabilsin ve hakkındaki her şey derli toplu bir yerlerde durabilsin diye...

“Kış Uykusu’nu izledikten sonra insan, filmin 196 dakikalık süresi içinde hayatının belli belirsiz bir değişim geçirdiği hissine kapılıyor. Ancak bu değişimin ne olduğunu ve nedenini kestirmek kolay olmuyor. Ya da belki hepimiz salondan çıkarken gerçekleşen değişimin ne olduğunu aslında biliyoruz ama tıpkı Kapadokya’daki ıssız otelin sakinleri gibi küçük dünyalarımızda bir böcek gibi yaşadığımızı kabul etmekten korktuğumuz için kendimize bile itiraf etmekten çekiniyoruz... Kış Uykusu’nu bir başyapıt, karanlık ve dumanlı bir destan kılan şey, uçsuz bucaksız derinliği ve insan olma halinin türlü inceliklerini, tüm dikenleri ve renkleriyle çekinmeden anlatıyor oluşudur...” Karolina Ginalska, El Espectador Imaginario

“Nuri Bilge Ceylan’ın Kış Uykusu’nu seyrederken, kendi kendime niçin dedim. Niçin her bir anın hakkını veren bu filmin, onca övgü ve yüceltmenin yanında ‘çok uzun’ diye muzipçe dedikodusu yapıldı? Neydi uzun olan; diyaloglar mı, sahneler mi, hiç kesintiye uğramayan asap bozucu tutarlılığı mı? Sanıyorum seyircinin katlandığı dürüstlüktü uzun olan. Nuri Bilge Ceylan’ın ve muazzam bir senarist olan Ebru Ceylan’ın teklif ettiği hikâye, kolay kolay kimsenin teslim alamayacağı itiraftı. Düşünce üstüne düşünmenin –hele bu topraklarda– ne kadar güç olduğunu hatırlatmaktı. Acı bir dille içten içe eğlendiren tuhaf bir açık sözlülüktü perdeye yansıyan...”  Sema Kaygusuz, T24

“Bu müthiş film, üzerimde hayatım boyunca çıkmayacak bir iz bıraktı, ruhumda tuhaf bir tedirginlik, korku ve melankoli uyandırdı. Hayatları yitip gitmiş bu karakterlerle uzaktan bile olsa bir tür bağımızın olabileceği düşüncesinin yol açtığı sinsi bir kaygı. Ve günün birinde onlara çok daha fazla benzeyeceğimizi biliyor olmanın sonsuz hüznü...”  Pierre Murat, Télérama
 

“Bir gün şehre farklı bir film çıkagelir. Yüzeyinde basit, neredeyse alçakgönüllü bir görünüm takınıp hikâyesini ve evrenindeki karakterleri parça parça inşa eder. İzlerken ritmiyle büyülenirsiniz. Film de size çaktırmadan burnunuzun ucuna kadar sokulur, en beklemediğiniz anda da gırtlağınıza yapışır. Kış Uykusu benim için böyle bir filmdi. Beni mahvetti...” Nandia Foteini Vlachou, I know where I’m going

Yazar Hakkında:

Nuri Bilge Ceylan, 1959 İstanbul doğumlu. Yönetmen, senarist ve fotoğraf sanatçısı. 1978 yılında girdiği Boğaziçi Üniversitesi Elektrik Mühendisliği Bölümü’nden 1985’te mezun oldu. Lise yıllarında merak sardığı fotoğraf sanatını üniversite yıllarında geliştirdi. 1993’te kısa filmi Koza’yı çekti. Film, 1995’te Cannes Film Festivali’nde yarışmaya seçilen ilk Türk kısa filmi oldu. Koza’yı, bazılarınca “taşra üçlemesi” olarak adlandırılan üç uzun metraj film izledi: Kasaba (1997), Mayıs Sıkıntısı (1999) ve Uzak (2002). Uzak, Cannes’da aldığı Büyük Jüri Ödülü’nün yanı sıra, 23’ü uluslararası olmak üzere, toplam 47 ödülle Türk sinemasının en fazla ödül kazanan filmi oldu. Ceylan, İklimler ile 2006’da Cannes’da FIPRESCI Ödülü’nü, 2008 tarihli Üç Maymun’ la da En İyi Yönetmen Ödülü’nü aldı. Nuri Bilge Ceylan’ın Cannes serüveni 2011 yılında çektiği Bir Zamanlar Anadolu’da (Büyük Jüri Ödülü) ve 2014 tarihli Kış Uykusu (Altın Palmiye Ödülü) ile devam etti. 2018 tarihli son filmi Ahlat Ağacı yurtdışında ve yurtiçinde çok ses getirdi. Yazarın Sayfası Yazarın Sayfası

Doğan Kitap Tarafından Yayımlanan Diğer Eserleri:

  • Doğan Holding
  • Doğan Kitap
Doğan Yayınları Copyright © 2022 | Tasarım ve Uygulama: Carbon Interaktif