BİR UZUN MESAFE FESTİVALCİSİNİN ANILARI Film Festivaline adanan 26 yıl Hülya Uçansu, Bandırma’da geçen çocukluk yıllarında dedesinin işlettiği sinemada izlediği filmlerden başlayarak, hayatının her döneminde, özellikle de Sinema Günleri için çalıştığı günlerde, hakim olan sinema sevgisini anlatıyor. Bu aşkın en saf halini anlattığı kitapta elbette Uçansu’nun Avusturya Lisesi ve Arnavutköy Kız Koleji’nde geçen ortaokul ve lise yılları, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi İngiliz Filolojisi’ndeki üniversite yaşamı da var. Ama asıl can alıcı hikaye Uçansu’nun 1970’li yıllarda Türkiye’nin “dünyaya açılan sinema penceresi” anlamına gelen Sinematek ve Onat Kutlar’la tanışmasıyla başlıyor. Uçansu, bir süre Kutlar’ın yardımcısı olarak çalıştıktan sonra, Sinematek’in 12 Eylül’de kapatılmasının ardından, yine Kutlar’la birlikte Eczacıbaşı ailesinin kurucusu olduğu İstanbul Kültür ve Sanat Vakfı bünyesinde oluşturulan Sinema Günleri’nin çekirdek ekibinde yer alıyor. Yıllar geçtikçe adım adım büyüyen festivale büyük emek veren Uçansu, yerli ve yabancı yüzlerce sinemacıyla anılarını, İKSV’nin iç yapısını ve 26 yılın ardından görevinden birdenbire ayrılmasıyla noktalanan döneme dair tüm ayrıntıları Bir Uzun Mesafe Festivalcisinin Anıları’nda toplamış, “Bir Uzun Mesafe Festivalcisinin Anıları”, sinema sanatının renkli, heyecan verici dünyasını, bir festival yönetmeninin acı tatlı anılarını, mutlulukları, sıkıntıları, başarıları, samimi bir dille aktaran bir anı kitabı. Antonioni’den Saura’ya, Lütfi Akad’dan Atıf Yılmaz’a, Sophia Loren’den Harvey Keitel’a, Roman Polanski’den Anjelica Huston’a, Ömer Kavur’dan Atilla Dorsay’a , karşımıza çıkan birçok ünlü şahsiyetle ilgili anekdotlr kitaba apayrı bir boyut katıyor. Kitapta Hülya Uçansu’nun yaşamından ve festivalin değişik yıllarından 100’den fazla fotoğraf da bulunuyor.