Barkod: 9786050914092
Sayfa Sayısı: 192
Ebat: 14 x 21 cm
Yayın Tarihi: Nisan 2013
Kategori: Anı Biyografi
Orijinal Dili: Türkçe
Baktığın kadını ANNE diyerek geçme, tanı! Nasıl her yiğidin bir yoğurt yiyişi varsa, her annenin de bir çocuk yetiştirme tarzı var. Parmak izi nasıl insandan insana farklılık gösteriyorsa, çocuk büyütmek de anneden anneye farklılık gösteriyor. Bununla birlikte annelikle ilgili bazı temel gerçekler var ki, dünyanın neresine giderseniz gidin değişmiyor. Anne olan bir kadının hayatı ikiye ayrılıyor: Çocuktan Önce ve Çocuktan Sonra. Elif Doğan, çocuğunun doğumuyla birlikte çalışma hayatına ara veren ve kendini anneliğe adayan kadınlardan. Ama bu ara ona başka bir iş olarak dönüyor. Annelik deneyimlerini, keyfini, sıkıntılarını başka annelerle paylaşabileceği bir blog yazmaya başlıyor. Artık onu herkes Blogcu Anne olarak tanıyor. Çocuktan Önceki hayatında varlığının farkında bile olmadığı kavramlar, Çocuktan Sonraki hayatında başköşeye oturmuş her kadın gibi yeni hayatında acı tatlı birçok anı biriktiriyor ve onları diğer annelerle paylaşıyor blogunda. Bu kitap da o blogdaki yazılardan ve bir nevi “Blogcu Anne Özlü Sözleri” tadında paylaşımlardan oluşuyor işte. Sonuçta her şeyin başlangıcı annelik. Annelik Her Zaman Tozpembe Değil, bebeğinizin uyku sorunlarına çözüm önermiyor. Yemek yeme problemi olan çocukları iştahlı yumurcaklara çevirmiyor. Disiplin konusundaki sorularınıza yanıt olmuyor. Ama “yalnız değilim” dedirtiyor. “Benimle aynı kaderi paylaşanlar var.” Kitaptan: Annelik denilen müessesenin bir koltukta değil iki, bin beş yüz iki karpuz taşımak olduğunu, anne kişisinin, halihazırda para karşılığı yaptığı bir işi olsa bile bundan bağımsız olarak aşçılık, öğretmenlik, şoförlük, temizlikçilik, psikolojik danışmanlık, terzilik, getir götürcülük gibi bilumum fonksiyonları da aynı anda icra ettiğini artık biliyoruz. Ama annelik, bu tür temel mesleklerin yanı sıra, daha kompleks pozisyonları da bünyesinde barındıran bir titr aslında. Mesela bomba imha uzmanlığı. Uyuyan çocuğunun üzerine değiştirmek zorunda olan bir annenin titiz ve dikkatli tavırları, alanının en iyi bomba imha uzmanına taş çıkartır. Hele o çocuk araba koltuğunda uyuyakaldıysa, onu uyandırmadan yatağına geçirmek “benim” diyen bomba imha uzmanının bile kalkışamayacağı bir sabır ve cesaret gerektirir.
Baktığın kadını ANNE diyerek geçme, tanı! Nasıl her yiğidin bir yoğurt yiyişi varsa, her annenin de bir çocuk yetiştirme tarzı var. Parmak izi nasıl insandan insana farklılık gösteriyorsa, çocuk büyütmek de anneden anneye farklılık gösteriyor. Bununla birlikte annelikle ilgili bazı temel gerçekler var ki, dünyanın neresine giderseniz gidin değişmiyor. Anne olan bir kadının hayatı ikiye ayrılıyor: Çocuktan Önce ve Çocuktan Sonra. Elif Doğan, çocuğunun doğumuyla birlikte çalışma hayatına ara veren ve kendini anneliğe adayan kadınlardan. Ama bu ara ona başka bir iş olarak dönüyor. Annelik deneyimlerini, keyfini, sıkıntılarını başka annelerle paylaşabileceği bir blog yazmaya başlıyor. Artık onu herkes Blogcu Anne olarak tanıyor. Çocuktan Önceki hayatında varlığının farkında bile olmadığı kavramlar, Çocuktan Sonraki hayatında başköşeye oturmuş her kadın gibi yeni hayatında acı tatlı birçok anı biriktiriyor ve onları diğer annelerle paylaşıyor blogunda. Bu kitap da o blogdaki yazılardan ve bir nevi “Blogcu Anne Özlü Sözleri” tadında paylaşımlardan oluşuyor işte. Sonuçta her şeyin başlangıcı annelik. Annelik Her Zaman Tozpembe Değil, bebeğinizin uyku sorunlarına çözüm önermiyor. Yemek yeme problemi olan çocukları iştahlı yumurcaklara çevirmiyor. Disiplin konusundaki sorularınıza yanıt olmuyor. Ama “yalnız değilim” dedirtiyor. “Benimle aynı kaderi paylaşanlar var.” Kitaptan: Annelik denilen müessesenin bir koltukta değil iki, bin beş yüz iki karpuz taşımak olduğunu, anne kişisinin, halihazırda para karşılığı yaptığı bir işi olsa bile bundan bağımsız olarak aşçılık, öğretmenlik, şoförlük, temizlikçilik, psikolojik danışmanlık, terzilik, getir götürcülük gibi bilumum fonksiyonları da aynı anda icra ettiğini artık biliyoruz. Ama annelik, bu tür temel mesleklerin yanı sıra, daha kompleks pozisyonları da bünyesinde barındıran bir titr aslında. Mesela bomba imha uzmanlığı. Uyuyan çocuğunun üzerine değiştirmek zorunda olan bir annenin titiz ve dikkatli tavırları, alanının en iyi bomba imha uzmanına taş çıkartır. Hele o çocuk araba koltuğunda uyuyakaldıysa, onu uyandırmadan yatağına geçirmek “benim” diyen bomba imha uzmanının bile kalkışamayacağı bir sabır ve cesaret gerektirir.